Esad döneminde Türkiye’den Suriye’ye giden İslamcı militanlara ne olacak?’ başlıklı ve 11/04/2025 tarihli BBC News Türkçe haberi.

Avukat Onur Güler, Suriye’de yaşanan son olaylarla alakalı BBC News Türkçe’ye açıklamalarda bulundu.

İlgili haberden:

‘(…) Bugüne kadar radikal İslamcı örgütlerle ilişkili birçok davaya bakan avukat Onur Güler, haklarında süren davalardan arama kararı bulunanlar varsa bu isimlerin ülkeye girdiği gibi gözaltına alınacakları ve haklarında yargı süreci başlayacağını belirtiyor. BBC Türkçe’ye konuşan Güler HTŞ’nin; El Kaide, Nusra Cephesi, Şam’ın Fethi Cephesi gibi oluşumların mutasyonuyla günümüze geldiğini belirtiyor ve bunun hukuki açıdan da politik açıdan karmaşık bir manzara oluşturduğunu söylüyor. Güler, hukuki açıdan ortaya çıkan görüntüye dair şunları söylüyor: “HTŞ 2018’de Türkiye tarafından terör örgüt olarak ilan edildikten sonra HTŞ, Nusra Cephesi, Şam’ın Fethi Cephesi diye üçlü bir kategorizasyonla iddianameler yazılmaya başlandı. “Aranan kişiler eğer Türkiye’ye gelirse bence şöyle bir manzara olacak. Yargı aktörleri büyük ihtimalle HTŞ kısmını kaale almayacak. Eski El Kaide faaliyetlerine bakacaklar. HTŞ dediğimiz örgüte giren bir kişi büyük ihtimalle zaten El Kaide geçmişi olan, Nusra Cephesi geçmişi olan bir kişi olduğu için hukuki açıdan HTŞ’nin terör listesinden çıkartılması durumu, buradaki bütün sanıkların lehine bir sonuç doğurmaz.” Onur Güler, Türkiye’de bu tür durumda yargı süreçleri devam eden yüzlerce kişinin olduğunu öne sürüyor. Bazı davalardan örnekler veren Güler, Çorum’da leblebicilik yapan iki kardeşin yargılandığı davadan bahsediyor: “Bunlar 2015’te Nusra Cephesi’ne yardım gönderdikleri iddiasıyla soruşturuluyorlar. Aradan yedi-sekiz sene geçiyor, dava yeni açılıyor. Çok enterasandır, iddianamede olsun, gerekçeli kararda olsun hem HTŞ hem Nusra Cephesi hem de Şam’ın Fethi Cephesi var.” Güler’in verdiği bir diğer örnek ise hapis cezası alan bir kadınla ilgili: “Mesela HTŞ terör örgütünden gri listede arananan biri var. Onun eşinin Nusra Cephesi ağırlıklı bir dosyası vardı. Cihada katılımla alakalı bayağı bir Whatsapp konuşmaları vardı. Ona altı sene üç ay hapis cezası verildi ama eşi HTŞ’de ciddi anlamda komutanlık yapan bir kişi. Şimdi Yargıtay aşamasındaki bu dosyanın akıbeti ne olacak?” Önümüzdeki dönemde HTŞ davalarıyla ilgili farklı yargısal içtihatların gündeme gelebileceğini söylüyor avukat Güler.(…)’

İlgili haberin tam metni için bknz:

https://www.bbc.com/turkce/articles/c78ex5d964lo

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir